Estetik cerrahi, son yıllarda büyük bir ilgi görmektedir. Botoks ve dolgu, bu alanda en sık kullanılan yöntemlerden ikisidir. Botoks, yaşlanan yüzde kırışıklık oluşumunu azaltmak için kullanılan bir tedavidir. Bu tedavi ile yüzdeki kırışıklıklar ve çizgiler düzeltilir. Dolgu ise, yüzde hacim kaybı yaşandığında kullanılan bir tedavidir. Yüzdeki kırışıklıkların yanı sıra dudakları dolgunlaştırmak, yanakları kaldırmak ve gözaltı torbalarını azaltmak için de kullanılır.

Botoks ve dolgu uygulamaları, işlem süresinin kısalığı, acısız oluşu ve sonuçların doğal görünümü sebebiyle tercih edilmektedir. Botoks, özellikle alın, kaşları çatma, kaz ayağı ve boyun bölgesindeki kırışıklık gibi bölgelere uygulanır. Dolgular ise, yüzdeki hacim kaybı olan bölgelere uygulanır ve sonuçlar genellikle anında fark edilir.

• Botoks tedavisi ile birçok sorununüz çözülebilir:
• Kırışıklıkların azaltılması
• Yüz gerdirme
• Oturduğunda oluşan boyun kırışıkları
• Dudak üzerindeki ince çizgiler

Dolgu tedavisinin en yaygın kullanımı, yaşlanmaya bağlı yüz volüm kaybındaki modern yaklaşımlardan biridir. Dolgu uygulamaları, ciltte hacim sağlamak ve şekillendirmek için kullanılır. Aynı zamanda, yanaklardaki yüzdeki hacim kaybına, dudak ince çizgilere, burun şekillendirme gibi birçok nedenle uygulanır.

Botoks ve dolgu, estetik veya medikal nedenlerle kullanılabilen güvenli ve etkili yöntemlerdir. Ancak uygulanacak olan tedavi kendi vücudunuz için uygun bir tedavi olduğundan emin olmak için doktorunuzla konuşmanız gerekmektedir. İstanbul Estetik Cerrahi, güvenilir ve profesyonel bir kuruluş olup hem botoks hem de dolgu tedavileri konusunda uzman kadrosuyla hizmet vermektedir.

Botoks Nedir?

Botoks, Clostridium botulinum bakterisinden elde edilen bir proteindir. Kullanımı en yaygın estetik uygulamalardan biridir ve özellikle yüzdeki kırışıklıkları azaltmak, ince çizgileri gidermek ve yüz hatlarını belirginleştirmek için kullanılır.

Botoks, cildi yenileyen dokuların düzenlenmesi için kullanılır. Temel olarak, botoks enjekte edilen kasların kasılmasını geçici olarak engelleyerek yüzdeki kırışıklıkların azalmasına neden olur. Kullanımı oldukça basittir ve işlem yaklaşık 10-15 dakika sürer. Botoksun belirgin bir yan etkisi yoktur, ancak uygulamadan sonra hafif şişlikler ve morluklar görülebilir.

Botoks tedavisi, birçok estetik kliniğinde sunulmaktadır. En yaygın kullanım alanı yüz bölgesidir, ancak botoks aynı zamanda boyun, el, ayak, bacak, karın ve sırt gibi diğer bölgelerde de kullanılabilir.

Dolgu Nedir?

Dolgu, kişinin cildinin veya derisinin doldurulmasını amaçlayan bir estetik tedavidir. Bu tedavi genellikle, yaşlanmanın etkilerini azaltmak ve yüz hatlarını düzeltmek için kullanılır. Dolgu maddesi, hyaluronik asit, kalsiyum hidroksiapatit, polikaprolakton, yağ, sentetik dolgular veya PRP gibi farklı maddelerden oluşabilir.

Bu tedavinin en yaygın kullanım alanlarından biri, yüz hatlarının ve yanakların dolgunlaştırılmasıdır. Ancak, dudak dolgusu, çene hattı düzeltmesi, göz altı torbaları, el üstü dolgusu gibi birçok farklı alanlarda da kullanılabilir.

Uygulama süresi genellikle yaklaşık 30-45 dakika arasındadır ve lokal anestezi veya dolgu maddelerinde bulunabilen anestezik maddeler kullanılarak yapılabilir. Yüz dolgusu uygulamaları sonrasında, hastalar genellikle günlük aktivitelerine hemen geri dönebilirler.

Birinci Dolgu Çeşitleri

Yüz dolguları, yüz gençleştirme alanında en çok tercih edilen işlemlerden biridir. Yüzdeki kırışıklıkların, çizgilerin, derinleşmiş çukurların, sarkmaların ve hacim kayıplarının tedavisinde kullanılan dolgu maddeleri cildin yapısal yapısına uygun olarak seçilir. Dolguların birincil amacı cilde hacim kazandırmak ve cilt dokusunu yenileyerek daha taze bir görünüm sağlamaktır.

Yüz dolgularının içinde en sık kullanılan malzemeler hyaluronik asit, kalsiyum hidroksiapatit ve polikaprolakton'dur. Hyaluronik asit, cildin en üst tabakasındaki suyu emerek dolgunluk sağlar ve dolguların etkisi daha uzun sürebilir.

Yüz dolguları, cilt üzerinde anında etkiye sahip olup aynı zamanda uzun vadeli bir çözüm sunar. Fakat dolgu işlemi öncesinde her hastanın cilt yapısı, yaşam şekli ve beklentileri göz önünde bulundurularak bir tedavi planı hazırlanmalıdır.

Hyaluronik Asit Dolguları

Hyaluronik asit dolguları, ciltte kolajen üretimini artırarak kırışıklıkları ve çizgileri azaltarak genç bir görünüm sağlar. Bu dolgular, doğal bir şekilde kaybolan ve cildin yaşlanması ile birlikte azalan hyaluronik asit seviyelerini yenilemek için kullanılır. Hyaluronik asit dolguları aynı zamanda yanaklara hacim kazandırabilir, dudakları dolgunlaştırabilir ve ciltteki izleri hafifletebilir.

Uygulama alanları arasında ince çizgiler, kaz ayakları, alın çizgileri, dudak çizgileri, yanaklar, çene ve burun yer alır. Hyaluronik asit dolguları, birçok insan için mükemmel bir seçim olabilir çünkü sonuçlar hemen görülür ve etkisi uzun sürebilir.

Bu tür dolguların uygulanması esnasında işlemi yapan uzmanın deneyimi oldukça önemlidir. İstanbul Estetik Cerrahi'de, alanında uzman estetik cerrahlar ve deneyimli sağlık personeli tarafından uygulama yapılmaktadır. Tedavi öncesi ve sonrası müşteri memnuniyeti merkezinde hizmet veren klinik, en yeni teknolojileri kullanarak müşterilerine güvenli ve etkili bir hizmet sunar.

Kalsiyum Hidroksiapatit Dolguları

Kalsiyum hidroksiapatit dolguları, yüz bölgesinin kök hücreleri ile etkileşime girerek yeniden yapılanmayı sağlar. Bu dolgular, kalınlaştırma, hacim ve şekil verme amaçlı kullanılır ve özellikle sarkmış bölgelerde etkili sonuçlar verir.

Kalsiyum hidroksiapatit dolguları, genellikle derin ve kalın kırışıklıklarda, yüz hatlarının restore edilmesinde ve çene hattının belirginleştirilmesinde kullanılır. Dokuya entegre olduklarından uzun süre kalıcı bir etki gösterirler. Uygulama alanları arasında burun dolgusu ve el gençleştirme de bulunur.

Kalsiyum hidroksiapatit dolgusu, ayrıca deri altındaki yağ dokusu kaybının yerine konulmasında kullanılabilir. Bu tip dolgunun en büyük avantajlarından biri, uygulama sonrası ciltte oluşan yeni kolajen dokusudur. Yeni dokunun üretimi birkaç ay sürebilir, ancak sonuçlar oldukça doğal ve kalıcıdır.

Polikaprolakton Dolguları

Polikaprolakton (PCL) dolguları, yeni nesil dolgular arasında yer almaktadır. Uygulanan bölgede kolajen üretimini arttırarak, doğal bir etki yaratır ve cilt altındaki bağ dokusunu güçlendirirler. PCL dolguları, enjekte edildiği bölgede yavaş yavaş erir ve bu sayede uzun süreli bir etki sağlar.

Bu dolgu çeşidi özellikle yanaklarda ve çene hatlarında kullanılmaktadır. Uzman estetik cerrahlar tarafından yapılan uygulamalar sonucunda yüz hatları belirginleştirilir ve daha genç bir görünüm elde edilir.

Polikaprolakton dolguları, diğer dolgu çeşitlerine göre daha dayanıklıdır ve enjekte edildiği bölgede uzun süre kalır. Aynı zamanda, ciltten tamamen emilene kadar yavaş yavaş etki gösterir. Bu sayede, dolgunun doğal görünümü de en üst seviyede olur.

• PCL dolgusu ciltte ne kadar kalır?

PCL dolgu çeşidinin etkisi, kullanım bölgesine göre değişebilmektedir. Ortalama olarak yüz bölgesinde 12-18 ay aralığında etkisini gösterir. Ancak, dolgunun kalıcılığı kullanılan dolgu miktarı, uygulama alanı ve cilt tipi gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

Etkisi uzun süren polikaprolakton dolguları, doğal ve belirgin bir görünüm elde etmek isteyen kişiler için ideal bir seçenektir. Ancak, her dolgu çeşidi gibi bu da dikkatli bir şekilde uygulanmalı ve uygun seçilmiş bir estetik cerrah tarafından yapılmalıdır.

İkinci Dolgu Çeşitleri

Yanaklarınızda, dudaklarınızda, elmacık kemiklerinizde veya yüz çizgilerinizde kaybettiğiniz hacmi geri kazanmanın birçok yolu vardır. Bu yöntemler arasında yüz dolguları son yılların popüler estetik uygulamalarından biridir. İlk dolgu çeşitleri olan hyaluronik asit, kalsiyum hidroksiapatit ve polikaprolakton dolgularının ardından alternatif dolgu çeşitleri geliştirilmiştir. İkinci dolgu çeşitleri yüz dolguları arasında yer alan yağ dolgusu, sentetik dolgular ve PRP olarak özetlenebilir.

Yağ dolgusu, ciltte hacim kaybına neden olan alanlarda kullanılabilen bir tedavi yöntemidir. Bu dolgunun en büyük avantajı, uygulama alanlarına göre hastanın kendi yağı kullanıldığı için alerjik reaksiyon riski olmamasıdır. Bu dolgu çeşidi, yağ hücrelerinin liposuction yoluyla alınması ve ardından cerrahın ihtiyacı olan alanlara yeniden enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu dolgu çeşidi, dudak dolgusu, anne çizgileri, yanaklar ve burun üzerindeki yamuklukları kaldırmak için kullanılabilir.

Sentetik dolgular, moleküler seviyede hyaluronik asit ve kalsiyum hidroksiapatit ile benzer şekilde yapılandırılmış inorganik malzemelerden oluşur. Bunlar, dokunun doğal dokuyla uyumlu hale gelmesini sağlayan bir matris ağına yerleştirilir. Sentetik dolgu çeşitleri, özellikle dudak kalınlaştırmak, yüz asimetrisini düzeltmek, nazolabial kıvrımların tedavisi ve kaş arasındaki yamukluğu düzeltmek için kullanılabilir.

PRP (Platelet Rich Plasma), kök hücre tedavisi arasında yer alan bir dolgu çeşididir. Bu tedavi, hastanın kendi kanından alınan birkaç tüp kanın bir merkeze gönderilmesiyle başlar. Kan örnekleri santrifüj edilerek özel bir dolgu maddesi çıkarmak için hazırlanır. Bu dolgu maddesi, hastanın ihtiyacı olan bölgedeki kollajen ve elastin üretimini hızlandırır ve cildi gençleştirir. PRP tedavisi, hiçbir kimyasal madde kullanılmadan yüzdeki kırışıklıkları tedavi etmek için kullanılır.

Yağ Dolgusu

Yağ dolgusu, estetik cerrahide tercih edilen popüler dolgu çeşitlerinden biridir. Bu dolgu, çeşitli nedenlerle hacim kaybı yaşayan yüz bölgesinde kullanılır. Yağ dolgusu, hastanın kendi vücudundan alınan yağ hücrelerinin yüz bölgesine enjekte edilmesi yöntemiyle gerçekleştirilir. Bu sayede, yüz bölgesinde daha dolgun ve genç bir görünüm elde edilir.

Yağ dolgusu, özellikle yanak, dudak, çene ve göz altı bölgelerinde sıklıkla kullanılır. Uygulama alanları arasında kırışıklık ve çizgilerin giderilmesi, yüz hatlarının belirginleştirilmesi ve hacim kaybı yaşayan bölgelerin doldurulması yer alır.

Yağ dolgusunun bir diğer avantajı, içerdiği canlı yağ hücreleri sayesinde doğal bir görünüm sağlamasıdır. Ayrıca, hastanın kendi vücudu kullanıldığı için alerji riski minimum düzeydedir ve uygulamanın kalıcılığı daha yüksektir. Ancak, yağ dolgusu uygulaması diğer dolgu uygulamalarına göre daha uzun bir iyileşme süreci gerektirebilir ve sonuçları tam görmek için birkaç hafta beklemek gerekebilir.

Özetle, yağ dolgusu, yüz bölgesinde hacim kaybı yaşayan kişiler için etkili ve doğal bir çözüm sunar. Ancak, uygulama öncesinde mutlaka bir uzmanla görüşmek, riskleri ve beklentileri detaylı şekilde anlamak önemlidir.

Sentetik Dolgular

Sentetik dolgular, ciltteki kırışıklıkları gidermek ve yüz hatlarını düzeltmek için kullanılır. Bu tür dolgular, hyaluronik asit dolgularına benzer şekilde cilt altına enjekte edilir. Cilt altındaki dokulara yerleşerek yüz hatlarının dolgunlaşmasını sağlar. Sentetik dolguların cilde verdiği etki, diğer dolgu türlerine göre daha kalıcıdır.

Uygulama alanları, ince çizgilerin, yüzün kavisli yüz hatlarının ve çukurlarının düzeltilmesi, aynı zamanda çene ve yanaklarda hacim kazandırılmasıdır. Sentetik dolguların avantajları arasında, kalıcılığının uzun olması ve hyaluronik asit dolguları gibi alerjik reaksiyon riski taşımaması yer alır.

Bununla birlikte, sentetik dolguların kullanımı bazı riskler taşır. Dolgunun yanlış yerleştirilmesi, dolgunun şekil ve boyutundaki değişiklikler, enjekte edilen bölgede enfeksiyon veya aşırı duyarlılık gibi komplikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle, sentetik dolgu uygulaması öncesinde, kişinin sağlık durumunun ve deri hassasiyetinin değerlendirilmesi gerekmektedir.

PRP

PRP, Platelet Rich Plasma kelimelerinin baş harfleriyle oluşan bir kısaltmadır. Kanın plazma adı verilen sıvı kısmı, trombosit denen ve kanın pıhtılaşmasında görevli hücreler açısından zenginleştirilir. Daha sonra, trombositlerden zenginleştirilmiş bu plazma, vücuda enjekte edilir. Bu enjeksiyonla birlikte aktivasyon sağlandığından trombositlerdeki büyüme faktörleri açığa çıkar ve bu faktörler, yaralanmış doku onarımına neden olan hücreleri uyarır.

PRP tedavisi, özellikle cilt gençleştirme ve saç dökülmesi tedavisinde kullanılmaktadır. Uygulama yapılmadan önce, hastanın kanından özel bir tüp yardımıyla alınan plazma, santrifüj cihazları yardımıyla trombosit oranı arttırılır. Daha sonra, bu trombositten zenginleştirilmiş plazma, ince bir iğne yardımıyla cilt altına enjekte edilir.

PRP tedavisinin birçok avantajı vardır. İçinde herhangi bir ilaç veya katkı maddesi bulunmaz ve bu nedenle tamamen doğal bir yöntemdir. Diğer avantajları arasında minimal yan etki, hızlı iyileşme süreci ve kalıcı sonuçlar bulunur. PRP tedavisi uygulanabilecek birçok bölge vardır, ancak en yaygın uygulama bölgesi saç dökülmesi ve cilt gençleştirme tedavileridir.

İstanbul Estetik Cerrahi

İstanbul Estetik Cerrahi, estetik cerrahi alanında uzman doktor ve estetisyenlerden oluşan bir ekip tarafından yönetilen bir klinik olarak hizmet vermektedir. Her yıl binlerce hasta, yüz ve vücut estetiği saat hizmetlerini aramakta ve İstanbul Estetik Cerrahi'yi tercih etmektedir.

Klinik, yenilikçi ve etkili teknikleri kullanarak hastaların ihtiyaçlarını karşılamayı hedefleyen bir ekibe sahiptir. Bunun yanı sıra, ekip, hastalara kişiye özel tedavi planları hazırlamaktadır. Bu tedavi planları, hastanın cilt tipi, yaşam tarzı, estetik tercihleri ve bütçesine göre düzenlenmektedir.

İstanbul Estetik Cerrahi, hastalarına genellikle yüz ve vücut estetiği ameliyatları, botoks ve dolgu işlemleri, saç restorasyonu, lazer epilasyon gibi hizmetler sunmaktadır. Bunlarla birlikte, klinik estetik ve dermatoloji alanında da hizmetler vermektedir.

Aşağıdaki tabloda, İstanbul Estetik Cerrahi'nin temel hizmetlerini görebilirsiniz:

İstanbul Estetik Cerrahi'nin benzersizliği, kliniğin hastalarına güvenli, etkili ve kaliteli hizmetleri sunmasıdır. Klinik, uzman kadrosu ve yenilikçi teknolojileriyle en iyi sonuçları elde etmek için çalışmaktadır. İstanbul Estetik Cerrahi, estetik cerrahi alanında en iyi hizmetleri sunabilen lider kliniklerden biridir.